KADINLAR GÜNÜ: İSTİHDAMDA EŞİTLİĞİN SAĞLANMASINDA BATI’DA RÜZGARLAR ESERKEN BİZİM CEPHEDE YENİ BİR ŞEY VAR MI?
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlarken, süslü lafları bir kenara bırakıp somut hukuki duruma, gerçeklere bakalım. İstihdamda kadım erkek eşitliğini sağlayabiliyor muyuz? Hukuki düzenlemeler yeterli mi?
Öncelikle “istihdamda eşitlik” çok geniş bir konu ve bu post’un sınırlarını aşar, bunu çok tartışırız. Daha somut bir konuya geçelim: Ücret eşitliğinden bahsedelim.
Ücret eşitliğinin sağlanması konusunda Batı’da önemli adımlar atıldığını görüyoruz. Avrupa Komisyonu, Mart 2014’te erkekler ve kadınlar arasında eşit ücret ilkesinin şeffaflık yoluyla güçlendirilmesine ilişkin bir Tavsiye Kararı kabul etti. Bu karar, AB ülkelerinin eşit ücret ilkesini daha etkili bir şekilde uygulamalarına yardımcı olmayı ve özellikle ücret şeffaflığını artırmayı amaçlamaktaydı. Daha sonra Komisyon, kamuoyu, üye devletler ve sosyal ortaklarla kapsamlı ve kapsayıcı bir istişare süreci başlattı ve 15 Aralık 2022 tarihinde Ücret Şeffaflığı Önlemlerine İlişkin Yönerge üzerinde anlaşmaya vardı. 10 Mayıs 2023 tarihinde (AB) 2023/970 Yönergesi imzalandı. Yönerge 6 Haziran 2023’te yürürlüğe girdikten sonra, Üye Devletlerin bunu ulusal hukuklarına aktarmak için üç yılı bulunuyor.
6 Haziran 2023 tarihinde yürürlüğe giren 2023/970 sayılı AB Ücret Şeffaflığı Yönergesi AB’de cinsiyet eşitliğini sağlamak ve ücret farklılıklarını ortadan kaldırmak amacıyla hazırlandı. Yönergenin amacı işverenlerin ücretlendirme politikalarını daha şeffaf hale getirmek. Buna göre, işverenler, ücret politikalarını çalışanlarla paylaşmakla yükümlü kılınıyor…
Yine Yönerge’de şeffaflığa uymama, ayrımcılık uyuşmazlığında ispat yükünü işverene kaydırılmasını tetikleyen bir husus olarak görünüyor.
Dolayısıyla, İK dünyasının adeta “kutsal ilkesi” olarak görülen ücret gizliliği konusunu önümüzdeki günlerde daha çok tartışacağız.
Ayrımcılıkla ilgili iş kanununda AB regülasyonlarına uygun olarak bizde de İş K. m. 5 düzenlendi. Ancak, kadım erkek ücret eşitsizliği ile ilgili yargıya yansıyan uyuşmazlık, geçen yaklaşık 22 yıl boyunca hemen hiç yok denecek kadar az. Ya gerçekten eşitlikte Batı’yı geride bıraktık, çok ileri ideal bir noktadayız, ya da bu işler su yüzünü çıkmıyor, çıkamıyor. Bunun nedenini sorgulamamız lazım öncelikle.
Batı’da ise bu konuda zengin bir içtihat oluşmuş durumda. Örneğin İsviçre mahkemeleri % 15-25 gibi bir ücret farklılığı varsa, bunu meşrulaştırması gerekenin ispat yükünü taşıyan işveren olduğunu kabul ediyor.
Burada farkındalığı arttırmamız gerek ve tabi istatistiksel çalışmalar önemli: örneğin İsviçre’de kadınların aylık ort. 454 franc daha az ücret aldığı belirlenmiş (https://lnkd.in/dib9xdnW). Bu çalışmalar bizde de yapılmalı ve hukukla da desteklenmeli.
Gerçek eşitliğin sağlandığı güzel günleri görmek dileğiyle, kadınlar günü kutlu olsun…