İtiraf edeyim, yaklaşık 30 yıllık meslek yaşantımda, sosyal güvenlik hukuku alanıyla ilgilenmekten zevk almadım. Zira birçok konuyu mantıkla bağdaştırmak mümkün değil. Rahmetli Ali Rıza Okur Hocamız bir incelemesinde 5510 sy. kanunun değişmeyen maddesi kalmadığını tespit etmişti; böyle bir kanunla sağlıklı bir sosyal güvenlik sistemi de olmaz zaten.
Bence son derece sorunlu bir konu, SGK işten çıkış kodları. Bu kodların temel mantığı da kurumun hangi durumlarda işçinin işsizlik sigortasından yararlanacağını bilmesi üzerine kurulu. Belki buna ek olarak Kurum istatistiki veri de oluşturmak istiyor.
SSİY m. 25. kodları belirlemeye ve bu kodlarda değişiklik yapmaya Kurum yetkilidir hükmünü taşıyor ve 2013/11 sayılı genelge SGK Kod uygulamasının temelini oluşturuyor.
2019 değişikliği sonrasında tablo şu: Toplam 50 kod var. Bu kodlar içinde özellikle İş Kanunu’nun 25. maddesinin II. Bendinde sayılı aylak iyiniyet kurallarına uymayan tüm nedenler tek tek sayılıyor. Örneğin, işçi işverenin başka bir işçisine cinsel tacizde bulunması nedeniyle mi işten çıkarıldı, işveren bunu SGK’na bildirecek. Veya, işçi işyerine sarhoş yahut uyuşturucu madde almış olarak gelmesi nedeniyle mi işten çıkarıldı, bunu işveren SGK’na bildirecek.
Şimdi soruyorum: İşçinin cinsel tacizde bulunması SGK’yı (İdareyi) ne ilgilendirir? Sarhoş olması ne ilgilendirir? Bu durum KVK’na aykırı değil midir? Bir kimsenin “tacizci” veya “sarhoş” diye SGK’nda kayda alınmasının mantıkla bağdaşan bir yanı var mıdır?
Konu, Prof. Dr. Prof. Dr. Hakan Keser‘in Sicil dergisinin son sayısındaki, Haksız Fesih Tazminatı ve Manevi Tazminat makalesini incelerken de tekrar dikkatimi çekti. Keser Hoca, SGK ayrılış kodlarının işçiden bir iş başvurusu sürecinde sorulabileceğini belirterek, bunun işçiye zarar verme riskleri üzerine tartışma açıyor. Makalesi kapsamında bazı hususlarda kendisiyle farklı düşünüyorum ama değerli meslektaşımın belirttiği iş başvurusu sırasında SGK ayrılış kodlarının sorulması uygulamasına gerçekten dikkat etmemiz lazım.
Öncelikle, iş başvurusunda, işverenin SGK kodunu talep etmesi, KVKK m.4 anlamında “ölçüsüz” bir bilgi istemi olduğu söylenebilir.
Ancak her halde, işe girişte böyle uygulama ihtimali bile, çıkış kodlarının sorgulanmasını gerektiriyor!
Pandemi döneminde Kodlarda küçük bir düzeltme yapıldı ama bu yeterli değil.
Sonuç olarak görüşüm şu: İşten çıkış nedeni SGK’yı sadece işsizlik sigortasında yararlanma noktasında ilgilendirir, ötesinde ilgilendirmez. Kurumun ayrıca istatistik yapıyorum gerekçesi varsa bu da KVK’na uygun olması gerekir.
Buna göre, Kodlar acilen tekrar gözden geçirilmelidir. Bu arada disiplin kurulu kararı ile fesih, deneme süreli iş sözleşmesinin işverence feshi, deneme süreli iş sözleşmesinin işçi tarafından feshi, iş kazası sonucu ölüm (ölüm ayrıca var),toplu işçi çıkarma gibi ne işe yaradığı belirsiz kodların çıkarılması ve bunların sadeleştirilmesi de isabetli olur. hashtagSGK hashtagKVK #5510 #6698
Scientia potentia est!
Bilgi güçtür!

